Türkiye’de çocukların çalışmasının temel nedenleri ile çocuk çalışması
hakkında uluslararası düzeyde yapılan çalışmaların sonuçları, büyük oranda
birbiriyle benzerlik göstermektedir.
Genel olarak çocuk işçiliğinin temel nedenleri; yoksulluk, göç,
geleneksel bakış açısı, eğitim olanaklarının yetersizliği ve etkin
uygulanamamasıdır. Bu nedenlerin her biri bir diğerinin hem nedeni hem
sonucu olabilmekte, böylece bir kısır döngü ortaya çıkmaktadır.
Araştırmalar, çocuk işçiliğinin ana nedeninin yoksulluk olduğunu
göstermektedir. Yoksulluk, asgari yaşam standardına ulaşamama ve temel
gereksinimlerini karşılayamama durumudur Yoksulluk sorunu ise; bozuk
gelir dağılımı, işsizlik, kaynakların verimli kullanılamaması, hızlı nüfus
artışı, göç, kayıt dışı ekonomi gibi başka birçok soruna bağlı olarak ortaya
çıkmaktadır. Uluslararası yoksulluk sınırı, satın alma paritesine göre kişi
başına günlük 1 dolardır. Bu durumda, Türkiye’de yoksulluk oranı %
0.20’dir. Yoksulluk, kırsal bölgelerde kentsel bölgelere göre daha çoktur.
Hane halkı büyüklüğü arttıkça yoksulluk da artmaktadır. Türkiye genelinde
büyüklüğü 7 ve daha fazla olan hane halkları içinde yoksul hane halkı oranı
% 45.95’tir. Araştırmalar, çalışan çocukların daha çok kalabalık ailelerden
geldiğini ortaya koymaktadır (die.gov.tr, 2007).
Eğitim sorunu, çocuk işçiliğinin önemli bir boyutu olup yoksulluğu da
yaratan etkenlerin arasındadır. Eğitim düzeyi yükseldikçe, yoksul olma riski
azalmaktadır. Türkiye’de okuryazar olmayan % 11.27’lik nüfusta yoksulluk
oranı % 41.07 iken; yüksek okul, fakülte ve üstü eğitimli % 3.79’luk nüfusta
yoksulluk oranı % 1.57’ye düşmektedir. Ailedeki yetişkin bireylerin yeterli
eğitim, bilgi ve becerilerinin olmaması, iş bulamamalarına ya da vasıfsız işçi
olarak düşük ücretle çalışmalarına yol açmaktadır. Bu durum ailenin
yoksulluğuna ve ailenin çocuğun kazancına gereksinim duymasına ve eğitim
masraflarını karşılayamamasına neden olmaktadır. DİE 1999 Çocuk İşgücü
Anketi sonucuna göre de çocukların %23,7’sinin okula devam edememe
nedeninin okul masraflarının yüksek olmasından kaynaklandığı ortaya
çıkmıştır.
Yoksulluk nedeniyle ailelerin, çocuğun eğitim masraflarını
karşılayamaması, çocuğun okula devamını engellemekte; yeterli eğitim
alamaması aile bireyleri gibi çocuğun da gelecekteki donanımsız yetişkin,
düşük gelirli vasıfsız işgücü olmasına neden olmakta, bu durum da yoksulluk
kısır döngüsüne yol açmaktadır.
Çocuk işçiliğinin diğer bir nedeni geleneksel bakış açısıdır. Ülkemizde
özellikle kırsal alanlarda geleneksel yaşam biçimi içinde çocuklar, tarım
sektöründe aileleriyle birlikte çalışmaktadır. Tarım toplumuna has bir
yaklaşımla ve sosyo-kültürel bakış açısı ile çocuk işçiliği normal
karşılanmakta, bazen de gerekli görülmektedir. Kentlerde eğitim
masraflarının yüksekliği ya da eğitimli işgücünde yaşanan işsizlik; aileleri,
çocuklarını meslek edinmeleri için çalıştırmaya yöneltmektedir. Her iki
durumda da ailelerin çalışma hayatının çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri
konusunda yeterli bilgiye sahip olmamaları, bu durumun sürmesine neden
olmaktadır (ÇSGB, 2005).
Çocuk işgücü arzını dolaylı olarak etkileyen bir başka faktörde talep
yönüdür. Çocukların fiziksel özelliklerinden kaynaklanan bazı becerileri
çocuk işgücü talebini doğuran en önemli unsurdur. El yapımı süs eşyaları, el
yapımı geleneksel dokuma ve örgü ürünleri üretiminde çocukların daha
başarılı olmaları nedeniyle bu sektörler tarafından tercih edilmektedirler.
Özellikle bu sektörler çoğunlukla ev ve atölye tipi üretim yapmaktadır.
Bundan dolayı çocuk işgücü kullanımı yasalar ile tümüyle yasaklanmış olsa
bile çocukların çalışmasını ailelerin kültürel ve sosyal özelliklerinden dolayı
engellemek mümkün değildir. Çocuk işgücü kullanılmasına neden olan bir
başka unsur da ailelerin çocukları kendi işletmelerinde ucuz iş gücü olarak
görmeleridir. Aileler özellikle küçük işletmelerde çocuğu bir taraftan ucuz iş
gücü olarak kullanmakta, diğer taraftan da işletmenin gelecekteki yöneticisi
olarak gördüğü çocuğu küçük yaşta işe alıştırmak amacıyla çocuğun
çalışmasını olağan bir durum gibi görmektedir. Görüldüğü üzere ailelerin
çocukların çalışmasına yönelik güttüğü amaçlardan biri de çocuğu işgücü
olarak kullanmaktan çok, onun iş becerisi kazanmasına yönelik bir eğilimi
ifade etmektedir. Bu şekilde çocuğun üretim sürecinde yer alması bir
anlamda onun beceri yeteneklerini de geliştirmektedir (Çolak, 1998).
Çocukların çalıştırılmasında bir diğer neden de işverenler tarafından
tercih edilme durumudur.