Problemlerin görmezden gelinmesi veya bastırılması zaman zaman hepimizin yaşadığı bir durumdur. Çünkü beynimiz konformist bir varlıktır. Kendisini konfor alanından çıkaracak, rutinini bozacak durumlardan hoşlanmaz. Problem her neyse onu bastırır veya kaçınmaya çalışır. Peki sizce duyguları bastırmak veya onlardan kaçınmak bir çözüm yolu mudur?
Doğru değerlendirildiğinde yaşadığımız sorunlar bizi güçlendiren ve gelişimimize katkı sağlayan durumlardır. Hatta var olan problemi, duyguyu bastırmak ve göz ardı etmek daha zordur. Problemi görmezden gelerek sebep olduğu duyguyu da bastırmaya çalışmak sorunun çözüldüğü anlamına gelmez. Aksine bireye psiko-sosyal açıdan zarar verir. Halının altına süpürülen toz zamanla orada birikince daha çok rahatsızlık vermeye başlar.
Sorunlarla baş etme mekanizmaları geliştirmek için destek almak önemlidir. Bu bağlamda önemli bir terapi çeşidi olan Kabul ve Kararlılık terapisi en etkili yöntemlerdendir.
Kabul ve kararlılık terapisi (ACT), olumsuz düşünceler, duygular, semptomlar veya koşullarla başa çıkmanın bir yolu olarak kabullenmeyi vurgulayan bir psikoterapi türüdür. Aynı zamanda, değerlerinizi veya hedeflerinizi destekleyen sağlıklı, yapıcı faaliyetlere olan bağlılığın artmasını da teşvik eder. Bilişsel davranışçı terapiden (CBT) farklı olarak, ACT’nin amacı, rahatsız edici bilişsel çarpıtmalar, duygular veya dürtüler gibi hoş olmayan içsel deneyimlerin sıklığını veya şiddetini azaltmak değildir. Bunun yerine amaç, bu deneyimleri kontrol etme veya ortadan kaldırma mücadelenizi azaltırken, aynı zamanda normal sosyal etkinlik ve aktivitelere katılımınızı artırmaktır.
Kaynakça: https://basarihastanesi.com/makale/kabul-ve-kararlilik-terapisi-act-terapi-nedir/
