Makro Sosyal Hizmet ve Sivil Toplum Kuruluşları

Makro Sosyal Hizmet ve Sivil Toplum Kuruluşları

Devletin, vatandaşlarına karşı sorumluluklarını yerine getiremediği noktada önemli bir yardım sağlayan sivil toplum kuruluşları, sosyal hizmet sunumunda da bir araç haline gelmiştir. Özellikle Avrupa’da sivil toplum kuruluşları, kapsamlı sosyal hizmet sunumu gerçekleştirerek, bu hizmet sunumuna geniş halk kitlelerinin gönüllü katılımını da sağlamıştır. Sivil toplum kuruluşlarının hak temelli bir anlayışla gerçekleştirdikleri sosyal hizmet faaliyetleri, bireyleri güçlendirerek, toplum bazında önemli değişimler yaratmaktadır. Hak temelli bir yaklaşım, tüm vatandaşlara eşit hizmet sunumunu gerektirir ve böylece sosyal adaletin sağlanmasında önemli bir noktada durur. Sivil toplum kuruluşlarının dezavantajlı gruplarla çalışma olasılığı bulunmaktadır ve dezavantajlı grupların ihtiyaç ve sorunlarının belirlenmesinde sivil toplum kuruluşları kritik bir öneme sahiptir. Sosyal hizmet sunumunda ihtiyacın belirlenmesi ve müracaatçıların bulunduğu yerden başlama ilkesi önemli bir faktördür. Diğer yandan, sivil toplum kuruluşları, sürdürülebilir çözümlere ulaşmak için, faaliyet ve çalışma alanlarına da bağlı olarak belirli nüfus gruplarının özelliklerini veri tabanlarında bulundurabilir. Bu veri tabanlarındaki bilgilerin nüfusu tanıma ve sorunları, ihtiyaçları anlama noktasında makro sosyal hizmet için değerli olduğu açıktır. Çevresi içinde birey yaklaşımını göz önüne alarak sivil toplum kuruluşlarının sosyal hizmet sunumunu gerçekleştirmede kolaylaştırıcı bir rolünün olduğunu söylemek gerekir.

Makro sosyal hizmet uygulaması, müracaatçı gruplarının haklarını savunmak, kaynak ve hizmetlere daha kolay ulaşabilmesi için iktidar ve karar alıcılar üzerinde baskı oluşturmak için sosyal aksiyon gerçekleştirmeyi amaçlar. Sivil toplum kuruluşlarının birçoğu, belirli nüfus ya da müracaatçı grupları ile çalışırken, sorunun analizini ve soruna dair toplumun bilinçlendirilmesi çerçevesinde sosyal aksiyonu kullanmaktadır. Müracaatçı grupları, sosyal eylem yoluyla ifade ettikleri ihtiyaç ve sorunlarını sivil toplum kuruluşlarının da desteği ile demokratik karar alma süreçlerine doğrudan yansıtma imkânı bulabilmektedir. Weil ve Gamble’ın (2002), makro sosyal hizmet çerçevesinde sunduğu modeller, sivil toplum kuruluşlarıyla ortak bir zeminde ilerlemesi açısından yakından ilişkilidir ve mesleğin bu modelleri geliştirmesinde gönüllü/ sivil çabaların büyük bir rolünün olduğunu unutmamak gerekir. Bütün bu modellerin uygulanmasında önemli bir nokta yapılacak uygulamaların ya da çalışmaların müracaatçı katılımı ile gerçekleşmesidir.

Sivil toplum kuruluşları esnek olmaları, tabana/müracaatçıya olan yakınlıkları ve uygulamadan gelen bilgilerle desteklenmesi noktasında avantajlı bir konuma sahiptir. Bunların yanında aktif yurttaşlığı sağlama ve bunu sürdürülebilir kılma imkânı sağlamaktadır. Sivil toplum kuruluşlarının birçoğu, sosyal eylemlerinde bireyleri güçlendiren ve onların katılımını destekleyen, tabandan gelen bakış açısını yansıtan, ihtiyaç/durum analizi gerçekleştiren, yerel aktörlerin öncülüğünü sağlayan bir mekanizma ile aktif yurttaşlık bilincini yaygınlaştırarak makro sosyal hizmet uygulamaları için önemini korumaktadır. Ayrıca müracaatçının bulunduğu yerden başlamak, müracaatçının kendi kaderini belirleme hakkı, çevresi içinde birey yaklaşımı, güçlendirme, müracaatçının biricikliğine saygı gibi önemli sosyal hizmet ilkelerinin uygulanmasında sivil toplum kuruluşları aktif bir eylem imkanına da sahiptir. Dezavantajlı gruplara yönelik çalışan birçok sivil toplum kuruluşu, temel insan hakları, ifade özgürlüğü, kadın hakları, kent hakkı, çevre/ doğa koruma, sosyal haklar, hayvan hakları, dijital haklar, kültürel haklar, gençlik hakları gibi birçok alanda sosyal aksiyon gerçekleştirmektedir. Aynı zamanda sosyal değişim, savunuculuk, hak, ihtiyaç ve yardım temelli örgütlenme yaklaşımları, sosyal içerme ve katılım hakkı gibi sosyal hizmet ile ilgili konular hakkında da aksiyon alabilmek mümkündür.

Kaynak: Yunus, K. A. R. A. (2019). MAKRO SOSYAL HİZMET ÇERÇEVESİNDE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ ÖNEMİ. Aurum Journal of Social Sciences, 4(2), 155-169.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir