Dijital Yaşamda Çocuğun Var Olmama Hakkı

Dijital Yaşamda Çocuğun Var Olmama Hakkı

“Mahremiyetin Yıkılışı” Giddens (2010, s.175) “Mahremiyetin Dönüşümü” adlı kitabında mahremiyeti etkileşimsel bir betimleme değil,pratik eylem planlarını tanımlayan bir ayrıcalık olarak ele alır. Yaşanan paylaşımların fazlalığı ve çocuk haklarının beraberinde de mahremiyetinin ihlalinin doğurabileceği sonuçları kestirebilmek yakın zamanda mümkün değildir. Ancak akla ilk gelen siber zorbalık, akran zorbalığı ve sanal zorbalık olmaktadır. Lakin unutulan hatta atlanan nokta çocukların ilerleyen dönemlerde aileleri tarafından ilk doğdukları andan itibaren fotoğraflarının paylaşılması olmaktadır. Daha doğmadan çocukları adına alınan hesaplar, paylaşılan fotoğraflar ve videolar çocuk 18 yaşını doldurduğu andan itibaren ebeveyni için bir tehdit unsuru olabilmektedir. UNICEF 2017 yılında yayınladığı raporda “Her çocuk, dijital dünyanın sunduğu olanaklardan faydalanabilmeli ve kendilerini bekleyen çevrimiçi Ebeveynlerin Çocuklarını Sosyal Medyada Teşhiri: Çocuk Hakları Bağlamında Bir Değerlendirme 203 Çocuk ve Medeniyet 2019/2 risklerden korunmalıdır” (Unicef, 2017) temel savına ters düşen durum ise ebeveynlerin anlık olarak çocuğun fotoğraf ve videolarına erişimi herkesle paylaşmalarıdır. Mahremiyetin sınırlarını gizlilik belirler. Mahremiyet ise bir kimsenin kendi alanının bölünmemiş özerkliğinin bölgesidir. Bu alandaki hesaplaşma “ben kimim” “neyim” gibi sorgulamaları içerir. Modernitenin en önemli icatlarından biri olan mahremiyetin zaferi, baş döndürücü bir hızla düşüşünün de başlangıcıdır. Mahremiyet kamusal alanı istila eden ve sömürgeleştirendir.Çoc uğun her halini sosyal medyada paylaşan, paylaşma dürtüsünden kendini alıkoyamayan ebeveyn modeli sharenting’tir. Çocuğun mahremiyetinin bir problem haline gelmesi ileriye dönük olsa da, çocuğun iyi olma halini anlamak adına bazı önlemler alınması gerekmektedir. Mahremiyet baskıcı bir unsur olarak “iki eşit insanın aralarındaki bağı müzakere etmesi” olarak da tanımlanmaktadır. Çocuk hakları ihlaline her alanda rastlamak mümkün görünmektedir. Genel olarak siyasi çevre, eğitim kurumları, ailelerin çocuklarına birey olarak yaklaşmamaları ve medya tarafından da çocuk haklarının ihlali hezimete uğramaktadır. Lakin bu hezimet yaşamlarımızın çoğunu geçirdiğimiz dijital mecrada son dönemlerde daha da görünür hale gelmektedir.

Kaynak:

UNİCEF (2017). Dijital Bir Dünyada Çocuklar. New York.

Gündoğdu, Y. B. (2017). Mahremiyet eğitiminin temeli insanlık şerefi: Ailenin mesuliyetleri. Ordu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi, 7(2), 387-394.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir