Aile ve Çocuk Perspektifinden İnternete Bakış

Aile ve Çocuk Perspektifinden İnternete Bakış

İnternetin yaygınlaşmaya başlaması sanal bir iletişim sisteminin oluşmasına neden olmuştur. Sanal iletişim ile birlikte geleneksel medya giderek çehresini değiştirmeye başlamış, böylelikle yeni medya adı verilen kapsamlı bir teknoloji ortaya çıkmıştır.

Sanal iletişim sosyal paylaşım ağları aracılığıyla kapsama alanını arttırmaktadır. Toplumun en küçük birimi olan aile bireyleri açısından da internet ayrı bir öneme sahiptir.

Çağımızda internet hayatı kolaylaştırması, farklı uygulama ve hizmetleri bünyesinde barındırması açısından çocukların yoğun ilgi gösterdiği kapsamlı bir teknolojidir. Yeni medya çağının etkisiyle birlikte çocuklar internetle çok erken yaşlarda tanışmakta ve bu teknolojiye yetişkinlerden çok daha kolay adapte olmaktadır. İnternet, çocukların soyutlama yeteneklerini geliştirmekte, yaratıcılık ve eleştirel düşünme potansiyellerini arttırmaktadır. Bununla birlikte internetin birçok olumsuz yönü de bulunmaktadır. Bağımlılık ve çocuğun sürekli sanal ortamda bulunmak istemesi aileleri çoğu zaman endişelendirmektedir. Kendini sürekli yalnız hisseden, ifade etmekte zorlanan çocuklar için internet kaçış ortamı oluşturmakta ve onları yaşanan gerçeklikten koparmaktadır. Ayrıca sosyal ağlarda gezinme ve arkadaş bulma isteği çocuğu internet ortamına bağımlı bir hale getirmektedir.

Sosyal paylaşım ağları ve sohbet odaları çocukların yoğun ilgisine sahne olmaktadır. Bazı sohbet odaları cinsel içerikli olabilmektedir. Çocuk, yaşını ve kimliğini saklayarak bu odalara girebilmekte, neticesinde büyük tehlikelerle karşı karşıya kalabilmektedir. Zararsız gibi görünen sohbet odaları   ebeveynlerin birçoğunun gereken ölçüde bilgi birikimi mevcut değildir. İnternet ortamında iletişim daha çok kelimeler ve semboller üzerinden gerçekleşmektedir. Kullanıcılar fiziksel bir biçimde değil sanal birliktelik aracılığıyla karşılıklı bir şekilde iletişim kurmaktadırlar. Dolayısıyla algı düzeyi kimi zaman düşebilmekte ve iletişim kopuklukları yaşanabilmektedir. Sadece çocuklar değil, ebeveynler de sohbet odaları ve sosyal paylaşım ağlarına ilgi gösterebilmektedir. Çocukların ebeveynleri örnek aldığı ve taklit ettiği düşünülürse anne ve babaların internet karşısında çok daha dikkatli olmaları gerektiği anlaşılacaktır.

Anne ve babalar çocuklarına daha iyi bir eğitim imkânı sunabilmek ve onları topluma faydalı bireyler olarak yetiştirebilmek için evlerine bilgisayar almakta ve internet bağlatmaktadırlar. Kimi aileler ise internetin zararlı olduğu düşünerek çocukları sanal ortamdan uzak tutmaya çalışmaktadır. Bunun üzerine çocuk internet kafelere gitmekte, bilinçsiz bir şekilde sanal dünyada vakit geçirmektedir. Çocuğun denetimsiz bir şekilde internet karşısında vakit geçirmesi şu sonuçları doğurmaktadır:

  • Sohbet odaları, e-posta grupları ve sosyal paylaşım ağları ebeveynler tarafından denetlenemeyeceği için çocuklar beklenmedik tehlikelerle karşı karşıya kalabilmektedirler.
  • Çocuğun kişisel bilgilerinin ele geçirilmesi ya da buluşmaya ikna edilmesi olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir.
  • Çocuklar reklamlar aracılığıyla yanlış yönlendirilebilmekte ve zararlı (şiddet, pornografi) içeriklerle karşı karşıya kalabilmektedirler.
  • Ödül, oyun, hediye… vb. nedenlerle çocuklar sanal ortamda kandırılabilmektedir.

Kaynak: Kırık, A. M. (2014). AİLE VE ÇOCUK İLİŞKİSİNDE İNTERNETİN YERİ: NİTEL BİR ARAŞTIRMA.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir