KURUM TANITIM RAPORU

KURUM TANITIM RAPORU

Bu rapor sosyal hizmet uygulaması dersi kapsamında öğrenciler tarafından hazırlanmış olup ideal sosyal inceleme raporunun nasıl olmasına dair bir iddia taşımamaktadır. Raporda yer alan bilgi ve olaylar öğrenci tarafından doldurulmuştur.

Kurumun / Kuruluşun

Tarihçesi:

Çocuk Mahkemeleri: Çocuk mahkemelerinin kurulmasına ilişkin çalışmalar 1945 yılında  başlamış olmakla birlikte bu düşünceden yıllar sonra yani 1979 yılında Türkiye’de Çocuk  Mahkemeleri Yasası çıkarılmıştır. İlk çocuk mahkemesi ise 1987 yılında Ankara’da  kurulmuştur Şu anda İstanbul’da ve Ankara’da ikişer, İzmir ve Trabzon’da birer tane olmak  üzere toplam altı tane çocuk mahkemesi bulunmaktadır (Akyüz, 2002) Aile Mahkemeleri: 2003 tarihinde 24997 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanıp yürürlüğe giren  4787 sayılı Kanun ile Anayasa’nın 41. maddesiyle aile konusunda Devlete yüklenen görevle  birlikte aile mahkemeleri hizmet göstermeye başlamıştır.

Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Birimleri: Türk ceza adalet sistemimize mağdur  haklarının korunmasına yönelik temel düzenlemeler 2004 yılında hazırlanır. 2005 yılında   yürürlüğe giren 5402 sayılı Denetimli Serbestlik Hizmetleri Kanunu ile denetimli serbestlik  müdürlüklerine mağdur destek hizmetleri görev olarak verilmiştir.

Kuruluş amacı, sağladığı hizmetler:

Çocuk mahkemeleri hizmetleri: Yetişkinlerden ayrı şekilde değerlendirilmeleri amacıyla kurulur. Çocuğun yüksek yararı ve iyi hali göz önünde bulundurularak işlem yapılması amaçlanır. Sağlanan hizmetler 15 yaşından küçük, 12-15 yaş arasında olması ya da 15-18 yaş arasında olmasına göre farklılık göstermektedir. Bu yaşlar kapsamında ayırt edebilme kapasiteleri sosyal hizmet uzmanı tarafından belirlenip ona göre koruyucu destekleyici tedbir kararları uygulanmaktadır.

Danışmanlık tedbiri: Suça sürüklenen veya suç mağduru çocuğun bakımından sorumlu olan kimselere çocuk yetiştirme konusunda; çocuklara eğitim ve gelişimleri ile ilgili sorunlarının çözümünde yol göstermesi için uygulanmaktadır.

Eğitim tedbiri: Çocuğun bir eğitim kurumuna gündüzlü veya yatılı olarak devamı; iş ve meslek edinmesi amacıyla bir meslek veya sanat edinme kursuna gitmesi veya meslek sahibi bir ustanın yanına yahut kamuya ya da özel sektöre ait işyerlerine yerleştirilmesi için düşünülmüş bir tedbir kararıdır.

Bakım tedbiri: Çocuğun bakımından sorumlu olan kimsenin herhangi bir nedenle görevini yerine getirememesi hâlinde çocuğun resmî veya özel bakım yurdu ya da koruyucu aile hizmetlerinden yararlandırılması veya bu kurumlara yerleştirilmesi için uygulanmakta olan bir tedbirdir.

Sağlık tedbiri: Çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığının korunması ve tedavisi için gerekli geçici veya sürekli tıbbi bakım ve rehabilitasyonuna, bağımlılık yapan maddeleri kullananların tedavilerinin yapılmasına yönelik bir tedbirdir. Bütün tedbir kararları çocuğun suça yönelmesini engelleyen bir koruyucu faktör olmakla beraber, tedbir kararlarının uygulamada aksayan yönlerinin olması çocuğun suça yönelmesinin engellenmesinde veya suç mağduru çocuklarının rehabilitasyonlarının tam olarak gerçekleştirilmesinde bir risk faktörü teşkil etmektedir.

Aile Mahkemelerinin hizmetleri:

Velayet davaları: davaları kapsamında eşler arasında çoğu zaman problem çıkabilmektedir.  Bazı durumlarda da velayetin babaya verilmesi fakat anneyle kalması hususunda anlaşma yapmaktadırlar. Buradaki asıl amaç: babanın nafaka vermek istemeyişidir. Fakat anlaşma uygulanmayıp velayeti alan baba, velayet hakkını tehdit olarak anne ve çocuklara karşı kullanabilmekte ve ikinci kez anne velayetin değiştirilmesi yönünde dava açmak zorunda kalabilmektedir. Uzman bu tür durumlarda yönlendirici ve bilinçlendirici rolünü üstlenerek, çocukların da bu tür anlaşmazlıklara ve tehditkar davranışlara şahit olmasını önlemek için  boşanma aşamasında özellikle anneye yeteri kadar rehberlik etmelidir.

Çocuk Malları ve Şahsi Münasebet: Sosyal güvencesi olup vefat eden ebeveynlerden birinin gelirinin bir kısmı yasal olarak müşterek çocuğa yönlendirilir. Çoğunlukla kamu davası olarak açılan bu davalarda amaç kalan gelirin çocuğun yüksek yararına kullanılıp kullanılmadığının araştırılması, tespit edilmesi, varsa aksayan yönlerin ortaya konularak çocuk mallarının denetim altına alınması ile ihmal ve istismarların engellenmesidir. Kamu davası dışında çocuğun birinci dereceden akrabaları da dava açıp kendilerinin vasi tayin edilmesini talep edebilmektedir. Uzmanın bu tür vakalarda yapacağı çalışma; hayatta olan ebeveynin velayet görevlerini yerine getirip getirmediği başka bir deyişle: bakım, koruma, barınma, sağlık, eğitim gibi temel ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığı, bahsi geçen miktarın çocuğun yararına kullanılıp kullanılmadığı gibi temel konularda sosyal inceleme yaparak mahkemeye bu anlamda rehberlik hizmeti vermektir.

Evlat Edinme: İl sosyal hizmet müdürlükleri aracılığıyla bağlı kurum ve kuruluşlardan evlat edinileceği sırada tüm mesleki çalışmalar tamamlandıktan sonra son aşama olarak yetkili aile mahkemesinden izin alınır. Bunun dışında kalan evlat edinme davalarını kişiler, evlat edinecekleri kişi ya da kişi reşit değilse evlat edinileceğin ailesine karşı açarlar. Türk Medeni Kanunu’nda evlat edinecekler ile edinilecek arasındaki gerekli şartlar belirlenmiş ve belirtilmiştir. Mahkeme bu tür durumlarda vakayı uzmana yönlendirerek davacıları evlat edinmeye yönelten sebepler, evlat edinilecek olana bakıp büyüttükleri süre aralarındaki iletişim ve ilişkinin boyutu vb. psiko-sosyal, sosyo-ekonomik ve kültürel boyutlar hakkında sosyal inceleme talebinde bulunur.

Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Birimleri:

Adalet Bakanlığınca yürütülen “Ceza Adalet Sisteminde Mağdur Haklarının Güçlendirilmesi”projesi kapsamında; adliyeler bünyesinde Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlükleri kurularak adalete erişim sürecinde suç mağdurlarına yönelik etkin bir bilgilendirme ve yönlendirme hizmetinin verilmesi ve tüm yargı sürecini kapsayacak şekilde psiko-sosyal desteğin sağlanmasını amaçlayan Ülkemize özgü bir model kurgulanmıştır.

Hizmetler:

 Mağdurlara yönelik müdahale programları geliştirmesi.

 Suça maruz kalan kişilerin bilgilendirilmesi.

 Psiko-sosyal destek hizmetleri verilmesi.

 Mağdur Hakları Kılavuzunun hazırlanması.

 Eğitim faaliyetlerine destek verilmesi.

 Alternatif tazmin programlarına destek verilmesi.

 Mağdurların ikincil örselenmelerinin engellenmesine yönelik çalışmalar yapılması.

 Adli süreçte bilgilendirici ve koruyucu uygulamalar geliştirilmesi (AGO, ADM)

 Amaç ve hizmetlerinin sosyal hizmetle ilgisi:

Kurumun fiziksel özellikleri: Kurumların fiziksel özellikleri her il ve ilçenin kendi olanakları doğrultusunda Adalet Bakanlığınca düzenlenmektedir.

Kurumda yerleşmiş bir sosyal hizmet uygulamasının mevcut olup olmadığı:

Kurumların temel amacı adli süreçte mağdurlara ve özellikle kırılgan gruplara yönelik onarıcı adalet ve sosyal hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde etkin bir mağdur destek sisteminin kurulmasına katkı sağlamaktır. Bu birimler sayesinde çocuklar ile şiddet derecesi veya suçtan örselenme derecesi yüksek boyutlara ulaşmış aile içi şiddet mağduru bireyler için değerlendirme sonucu uzmanlar tarafından adli süreçleri boyunca birebir takip edilir. Diğer kamu kurumları ve sivil toplum örgütleriyle koordinasyon sağlanarak, mağdurun ihtiyacına göre yönlendirilerek maddi ve psikolojik destek ile iş ihtiyacının karşılanmasına yönelik yararlar sağlayan kurumların kurumun sosyal hizmet uygulamalarıyla birebir örtüştüğü görülmektedir.

Kurumun olanakları:

Kurumlara gelen müracaatçıların işlerini hızla bir şekilde gerçekleştirmesi için düzenlemeler yapılmıştır. Ön kayıt büroları, danışma ofisi, uzlaştırma birimi, terzi, cezaevi el işleri satış reyonu vb. olanaklar bulunmaktadır.

Kurum hizmetlerinin ne şekilde desteklendiği, maddi olanakları;

Mağdur Hakları Daire Başkanlığı Cumhuriyet Başsavcılığı’na bağlı birimin kendine ait bir bütçesi bulunmamaktadır. Birim alanındaki bütün ihtiyaçlar başsavcılık tarafından karşılanmaktadır.Aile ve Çocuk Mahkemeleri hizmetleri kullanma yetkisinin başsavcılıkta olduğu bakanlık bütçesi ile maddi olanaklar karşılanmaktadır. Aile mahkemelerinde nafaka ve tazminat davalarında harç adı altında her yılbaşında belirlenen tutarda para alınır. Çocuk mahkemeleri ceza mahkemelerinin bir kolu olduğu için ceza yargılanmasında devlet tarafından karşılandığı için ücret alınmaz.

Kurumun toplum ve paydaş kuruluşlarla yaptığı çalışmalar:

Kurumlar Milli Eğitim Müdürlükleri, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Müdürlükleri, Gençlik ve Spor Müdürlüğü gibi paydaş kurumlarla bağlantı içerisinde hizmet yürütmektedir. Başta çocuk ve mağdurlara yönelik projeler kapsamında ortak çalışmalar yapılmaktadır. Seminerler, konferanslar vb. bu çalışmalar içerisindedir.

Kurumun kayıt tutuma ve dosyalama sistemi:

Denetimli Serbestlik Müdürlükleri’nde Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) kullanılmaktadır. Dosyalar UYAP üzerinden gelir ve çalışan meslek elemanları bu dosyaları gerekli mahkemelere iletirler. UYAP sadece Adli birimlerde geçerli olan bir sistem ağıdır. Diğer kurumlarla ortak bir sistem ağları bulunmadığı için meslek elemanları arasında fiziksel bir bağ kurulmaktadır. Adliye kapsamındaki Çocuk ve Aile mahkemeleri de UYAP üzerinden kayıt ve belgeleme işlerini gerçekleştirmektedirler. Kurumun yürüttüğü çalışmalarla ilgili istatistikleri, raporlar vb. Kurumlarda UYAP sisteminde tutulan verilerin istatistikleri her yıl bakanlıklar tarafından istenmektedir. Kurum çalışanlarının bu verileri istatistikleme görevi bulunmamaktadır. Ancak kişisel olarak meslek elamanın görev yaptığı süre boyunca dosyaları kurumdaki bilgisayarda arşivlenmiştir.

Yönetim yapısı:

Kurum yönetimi müdür ve bazen müdür yardımları bulundurmaktadır.

Personel yapısı

Kurumda meslek sahibi personel ve diğer personelin, varsa gönüllülerin sayısı, özellikleri: Hakim, zabıt katipleri, Cumhuriyet savcıları, Psikolog, Sosyal Hizmet Uzmanı ve Pedagog bulunmaktadır. Psiko-sosyal meslek elemanları bahsedilen kurumlarda hizmet verirken ortak özellikler bulundurmaktadır. Bu personeller mahkemenin görevlendirdiği dosyalarda uzlaşma, velayet, velayet değişikliği, şahsi ilişki tesisi, 5395 sayılı çocuk koruma kanunu, evliliğe izin, nafaka, 6284 sayılı ailenin korunması kapsamında görülen davalarda görev yapmaktadırlar.

Personelin birbiriyle ilişkileri, hiyerarşik düzen, ekip çalışmaları:

Adli yargı sisteminde mahkemelerde hakim ve yazı işleri müdürü hiyearşik olarak güçlüdür. Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü kapsamında çalışmaların iş birliği ile yapılması gerekliliğinden ötürü çalışanların birbirleriyle ilişkileri uyum içerisindedir. Hiyerarşik düzende Müdür, kurumu temsil eden dosya düzenleyici ve dağıtıcı rollerini de üstlenen bir meslek elemanını oluşturmuştur. Dosyalar bağımsız olduğundan ekip çalışmaları bulunmamaktadır.

Müracaatçı grupları

 Kurumdan hizmet alan müracaatçılara ilişkin istatistikler (sayısı, niteliği vb):

Adli Destek ve Mağdur Destekleri Müdürlüğü yeni bir birim olduğu için henüz bilinilirlik noktasında eksiklik olduğu için müracaat eden kişi sayısı Çocuk ve Aile Mahkemesine göre daha azdır. Çocuk mahkemelerinde en çok 16-18 yaş arası basit yaralama vakalarına yönelik müracaatçı kitlesi mevcutken, Aile mahkemelerin de 20 yaş ve isti hakaret vakalarının fazla olduğu görülmektedir.

Müracaatçıların ihtiyaç ve sorunları:

Sorunları:

 Suça maruz kalma, sürüklenme

 İstismara uğramış olma

 Hakları konusunda bilgi eksiklikleri  Şiddete tanık olma ya da maruz kalma

İhtiyaçları:

 Barınma ve korunma ihtiyacı

 Danışmanlık ihtiyacı

 Psiko-sosyal destek ihtiyacı

Müracaatçıların sorunlarını giderilmesinde karşılaşılan güçlükler:

Adli Destek ve Mağdur Destekleri Biriminde görev yapan meslek elemanlarının görev tanımında kuruma gelen müracaatçının problemlerini çözmek gibi bir yetkisi bulunmadığından mağduru ilgili olan kuruma yönlendirmektir. Birimde sorunu çözmek daha faydalı olabilecektir. Ayrıca bakanlıkların bütçe eksikliği ve psiko-sosyal destek noktasında personel eksikliği kurumların müracaatçının sorunlarının giderilmesindeki güçlükler arasındadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir