KADINLARA YÖNELİK SOSYAL HİZMET

Sosyal Hizmet’in geniş müracaatçı gruplarından biri de kadınlardır. Bu yazımızda kadınlara yönelik sosyal hizmet kurumlarının ve uygulamalarının neler olduğunu inceleyeceğiz.

1.  Kadınlara Yönelik Sosyal Hizmet Kurumları ve İşlevleri

Kadınlara yönelik olarak yapılan sosyal hizmet uygulamalarını kadının refahını arttırmaya yönelik olarak toplum hizmetleri aracılığıyla yapılan çalışmalar ve kadına yönelik şiddet konusunda ŞÖNİM ve konukevleri aracılıyla yapılan çalışmalar olarak açıklayabiliriz.

  • TOPLUM MERKEZLERİ

Toplum Merkezlerinde öncelikle iç göçten etkilenmiş, kentin yanı başında olup, kaynaklara ulaşamayan ve eşit fırsatlardan yoksun kalan çocuk, genç, kadın, erkek, yaşlı, engelli gruplarına, toplumsal cinsiyet eşitliği kapsamında koruyucu önleyici, eğitici, geliştirici hizmetler sunulmaktadır. Toplum merkezlerinde kadının birey olarak güçlenmesi ve üretime eşit oranda katılması hedeflenmektedir.

Toplum merkezlerinde kadınlar için; “Aile Sağlığı”, “Kadın Ruh Sağlığı”, “Beceri Geliştirme Programları”, “Kadın Hakları ve Sağlık Kadına Karşı Şiddet ve Erken Yaş Evliliğinin Sakıncaları”, “Kanserle mücadele”, “Kadına ve Çocuklara Yönelik Şiddetin Önlenmesi Ve Töre Cinayetleri” gibi konularda seminerler verilmekte; sosyal etkinlikler bağlamında ise geziler, piknik, tiyatro, sinema izleme, özel gün kutlamaları gibi etkinlikler düzenlenmektedir.

  • KADIN KONUKEVLERİ

Kadın konukevleri şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla kurulan yatılı sosyal hizmet merkezleridir.

Kadın konuk evinde güvenlik, danışmanlık, mesleki eğitim kursu, grup çalışmaları, psikolojik destek, hukuki destek, tıbbi destek, iş bulma desteği, geçici maddi yardım, çocuklar için burs gibi hizmetler verilmektedir.

  • ŞÖNİM (Şiddeti Önleme Merkezi)

Şiddeti Önleme Merkezleri, şiddete maruz kalan ya da şiddete maruz kalma riski bulunan kişilerin başvurabileceği, danışmanlık, rehberlik ve yönlendirme hizmetleriyle, ihtiyaç duydukları konularda güçlendirici ve destekleyici çalışmalar yapan, şiddetin önlenmesi ve koruyucu/önleyici tedbirlerin etkin bir biçimde uygulanmasına yönelik olarak kurulan,  7/24 esası ile hizmet veren merkezlerdir.

6284 sayılı kanunla kurulan ŞÖNİM’de, başvuruda bulunan şiddet mağduru kadınlara çeşitli konularda yardımcı olunmakla beraber, şiddetin sebebi, türü, zamanı, sıklığı araştırılıp, tespit edilmektedir. Şiddete uğrayan ve şiddet uygulayan hakkında alınan kararların uygulanması ve bu kararların sonuçlarının takip edilmesi sağlanmaktadır. Mağdurlara yönelik olarak güçlendirme hizmetleri sunulmaktadır. Bu hizmet kapsamında kadına psikolojik destek, rehberlik ve danışmanlık hizmetleri verilmektedir. Şiddet uygulayan bireyler için de öfke kontrolü programı dahilinde hizmet sağlanmaktadır. Bunun yanı sıra şiddet uygulayan eşin herhangi bir bağımlılığı ya da farklı bir destek ihtiyacı varsa konuyla ilgili çalışmalar yapılmaktadır.

2. Kadına Şiddet/Aile içi Şiddet

Şiddet; toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen bireyin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı içeren, fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranışı ifade etmektedir. Özel yaşam içinde gerçekleşmesi nedeniyle açığa çıkarılması zor bir toplumsal sorundur. Genelde şiddete maruz kalan kesim ise çocuklar, kadınlar ve yaşlılar olmaktadır. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü kadınlara yönelik sosyo-ekonomik desteklerin verilmesi ve kadına şiddetin önlenmesi ile ilgili sorumlu birimdir.

Şiddet türleri ise “Aile İçi Şiddetle Mücadele El Kitabı”nda (KSGM, 2008: 7-8) fiziksel, psikoloji, ekonomik ve cinsel şiddet olarak belirtilmiştir ve içerikleri şu şekilde belirtilmiştir:

  • Fiziksel şiddet: Tokat atma, tekmelemek, yumruklamak, hırpalamak, kolunu bükmek, boğazını sıkmak, bağlamak, saçını çekmek, kesici veya vurucu aletle yaralamak, kezzap veya kaynar suyla yaralamak, vücudunda sigara söndürmek, ellerini ayaklarını ezmek, sakat bırakmak, işkence yapmak, sağlıksız koşullarda yaşamaya mecbur bırakmak, sağlık hizmetlerinden yararlanmasına engel olarak bedensel zarar görmesine neden olmak gibi eylemler fiziksel şiddettir.
  • Psikolojik Şiddet: Bağırmak, korkutmak, küfür etmek, tehdit etmek, hakaret etmek, ailesiyle akrabalarıyla, komsularıyla, arkadaşlarıyla ya da başkalarıyla görüştürmemek, eve kapatmak, küçük düşürmek, çocuklarından uzaklaştırmak, kıskançlık bahanesiyle sürekli kontrol altında tutmak, başka kadınlarla kıyaslamak, kadının nasıl giyeceği, nereye gideceği, kimlerle görüşeceği konusunda baskı yapmak, kadının kendini geliştirmesine engel olmak gibi eylemler psikolojik şiddettir.
  • Ekonomik şiddet: Para vermemek veya kısıtlı para vermek, ailenin tasarrufları, gelir ve giderleri konusunda bilgi vermemek, kadının mallarını ve diğer gelirlerini elinden almak, çalışmasına izin vermemek, istemediği işte zorla çalıştırmak, çalışıyorsa iş hayatımı olumuz etkileyecek kısıtlamalar getirmek, aileyi ilgilendiren ekonomik konularda kadının fikrini almadan tek başına karar vermek gibi eylemler ekonomik şiddettir.
  • Cinsel Şiddet: Evli olduğu kişi bile olsa kadını istemediği yerde, istemediği zamanda ve istemediği biçimde cinsel ilişkiye zorlamak (tecavüz), başkalarıyla cinsel ilişkiye zorlamak, cinsel organlara zarar vermek, çocuk doğurmaya ya da doğurmamaya, kürtaja, enseste (akrabalar arası cinsel taciz ve tecavüz), fuhşa zorlamak, zorla evlendirmek, telefonla-mektupla ya da sözlü olarak cinsel içerikli rahatsızlık verici davranışlarda bulunmak gibi eylemler cinsel şiddettir.

Yeterli iletişim donanımına sahip olmayan, öfkesini kontrol edemeyen ve dürtüsel hareket eden aile bireyinin kendisinden daha zayıf diğer aile bireylerine uyguladığı her türlü fiziksel, psikolojik, sosyal, ekonomik, cinsel baskı ve zorlama aile içi şiddet olarak tanımlanmaktadır. Kadına yönelik şiddet ise, kadınlara, yalnızca kadın oldukları için uygulanan veya kadınları etkileyen cinsiyete dayalı bir ayrımcılık ile kadının insan hakları ihlaline yol açan ve şiddet olarak tanımlanan her türlü tutum ve davranışı ifade etmektedir. Şiddetin önüne geçmek ve şiddete maruz kalan kadınların “korunması” amacı ile 2012 yılında çıkarılan 6284 sayılı “Ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin Önlenmesine dair kanun” ile kadına karşı şiddetin önlenmesi amacı ile çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalardan birincisi kadın konukevi diğeri de şiddeti önleme merkezleri (ŞÖNİM)dir.

3. Şiddet Mağdurunun Başvurabileceği Hizmetler

  • İl Sosyal Hizmet Müdürlükleri
  • Danışmanlık hizmeti
  • Kadın konuk evleri
  • Alo 183 Aile, Kadın, Çocuk, Engelli Sosyal Hizmet Danışma Hattı
  • Şiddet Önleme Merkezleri
  • Alo 155 Polis İmdat
  • Alo 156 Jandarma İmdat
  • Valilik-Kaymakamlık
  • Sağlık Kuruluşları
  • Polis Merkezleri
  • Jandarma Karakolları
  • Cumhuriyet Savcılığı
  • Belediyelerin Kadın Danışma Merkezleri
  • Baroların Adli Yardım Kurulları ve Kadın Danışma Merkezleri
  • Adli yardım
  • Hukuksal danışmanlık
  • Kadın Sivil Toplum Kuruluşları

Şiddet gören mağdur şiddete uğradığını kanıtlamak zorunda değildir. Şiddete dair herhangi bir belge ve delil aranmaz. Şiddet uygulayan kişiye, mağdura 6 ay süreye kadar yaklaşma, kaldığı eve ve çalıştığı iş yerine gitme yasağı konulur. Herhangi bir madde kullanarak şiddet uyguluyorsa, kullandığı maddelere yasak getirilir. Ruhsatlı silahı varsa buna el konulur. Mağdur kişinin gerekli durumlarda sağlık kuruluşundan tedavi alması sağlanır. Mağdurun gerekli durumlarda kimlik bilgileri adresleri tüm resmi kurumlarda gizli tutulur. Hâkimin verdiği tüm kararlar en fazla 6 ay süreli olup gerektiğinde uzatılabilir.

Koruma tedbirlerine uyulup uyulmadığı Cumhuriyet Savcılığı tarafında kolluk kuvvetlerince izlenir. Koruma tedbirine uyulmadığı durumlarda soruşturma açılır ve mahkeme kararıyla üç aydan altı aya kadar hapis istemiyle yargılanır. Bu hizmetlerin hepsi 6284 sayılı kanun gereği ücretsiz olarak verilir.

4. Müracaatçı Grubunun Özellikleri ve İhtiyaçları

Kadına şiddet doğum öncesi dönemde başlar; sahip olunacak bebeğin cinsiyetinin seçimi, kız bebeklerin isteyerek düşürülmesi, kız çocuğunun öldürülmesi, kız çocuklarına yönelik psikolojik, fiziksel ve cinsel şiddet, beşik kertmesi, zorla evlendirilme, başlık parası, çocuk yaşta evlendirilme, kadın sünneti, ensest, çocuk pornografisi, yetişkinlik döneminde partnerin uyguladığı şiddet, iş yerinde cinsel saldırı, ekonomik baskı, çocuk doğurmaya zorlama, çocuk doğurmayınca aşağılama, gebelikte şiddet ve şiddet sonucu ölüme kadar kendini göstermektedir. Bu nedenle müracaatçı grupları farklı yaş ve ekonomik statüde olabilmektedir. Kadına yönelik olarak verilen hizmetlerin müracaatçı grupları;

  • Fiziksel, cinsel, duygusal ve ekonomik istismara uğrayan kadınlar
  • Boşanma ya da eşin ölümü nedeniyle ekonomik ve sosyal yoksunluk içine düşmüş kadınlar
  • Evlilik dışı hamile ya da çocuk sahibi olan ve bu nedenle ailesi tarafından kabul edilmeyen kadınlar
  • Cezaevinden yeni çıkmış olup yardım ve desteğe ihtiyacı olan kadınlar
  • Genelde eşler arası anlaşmazlıklar nedeniyle evini terk eden ya da eşleri tarafından terk edilen ve bu sebeple yardıma ihtiyaç duyan kadınlar
  • İstenmeyen evliliklere zorlanan kadınlar
  • Şiddete uğradığı kişilerden kaçan ve izinin bulunmasını istemeyen kadınlar
  • Ekonomik ve sosyal yoksunluk içine düşmüş kadınlar olabilmektedir.

Müracaatçı grubu kadınların ihtiyaçları ise tek bir kuruluş tarafından karşılanması mümkün olmayacak kadar çeşitlidir. Barınma yeri, ekonomik destek, sağlık hizmeti, adli yardım, danışma ve dayanışma ihtiyacı gibi çeşitli konularda ortaya çıkabilmektedir.

5- Alanda Çalışan Sosyal Hizmet Uzmanının Görevleri

Kadına yönelik şiddet alanında çalışan sosyal çalışmacıların birçok görevi bulunmaktadır. Bu görevler:

  • Sosyal çalışmacının bilinen görevlerine bağlı olarak savunuculuk rolü kapsamında kadın hakları konusunda yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi için makro sosyal hizmet uygulamaları kapsamında yasalarda, politikalarda değişiklik yapmak,
  • Kadın hakları konusunda ihlale uğrayan ya da risk altında olan kadınları veya kadın gruplarını belirlemek,
  • Arabulucu rolünde kadınların konukevleri, toplum merkezleri, ŞÖNİM gibi kurum ve kuruluşlardan yararlanmasına yardımcı olmak,
  • Var olan grupları, kaynakları, örgütleri, yapıları harekete geçirmek,
  • Mağdur edilen kadınlara, beceriler kazandırmak, 
  • Kadınları, temel hakları konusunda bilgilendirmek,
  • Diğer meslek grubundan kişiler ve kurumlarla konsültasyon yapmak,
  • Kadınların sosyal hizmet ihtiyaçlarını karşılayabilmek için kamu kurum ve kuruluşları ile meslek grupları ile ilişkiye girerek planlamalar yapmak,
  • İhmal ve istismara uğrayan ve risk altındaki kadınlara yönelik destek sağlamak yönünde çalışmalar yapmak.

Bunların dışında kurumların amaçlarının yerine getirilmesi noktasında; konukevine kabul edilen kadınları ve beraberinde varsa çocukları ile görüşme yaparak kurum hakkında bilgilendirmek, kuruma uyum sağlamalarına yardımcı olmak, çocuğu ile kabulü yapılan kadınların çocukları hakkında Çocuk Koruma Kanunu gereği gerekli önlemleri almak, maddi yardıma ihtiyacı olan kadınların durumları hakkında rapor düzenleyerek müdüre sunmak, gizlilik ilkesine uygun olarak, yapılan çalışmalar ile ilgili kayıtları tutmak, yapılan mesleki çalışmalarla ilgili rapor ve dosyaları düzenlemek, saklamak, kadınlara özgüven ve özsaygılarının yeniden kazanılması ve umutsuzluk, değersizlik gibi psikolojik konularda destek vermek, kadın ve çocuklara yönelik sosyal destek vermek ve sosyal etkinlikler düzenlemek, kadınların ihtiyaçlarını tespit etmek, konukevinde kalan ve hakkında tedbir kararı olan kadınlar için gerektiği takdirde tedbirin devamı, süresinin veya şeklinin değiştirilmesi ya da kaldırılması hakkında rapor düzenlemek ve ŞÖNİM’ e göndermek, kadınların kendi ayakları üzerinde durabilecekleri bir meslek sahibi olmaları için gerekli yönlendirmeleri yapmak, aile veya eşle bir araya gelmeyi tercih etmeleri durumunda ailenin şiddet içermeyen, çocuklar için sağlıklı bir ortam halinde olmasının sağlanması ve izleme faaliyetlerinin sürdürülmesi gibi görevleri bulunmaktadır.

6. Alana İlişkin Mevzuat

  • Türk Medeni Kanunu
  • 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu
  • Başbakanlık Genelgesi
  • 6284 Sayılı Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun
  • 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu (Aile İçi Şiddet Mağduru Kadınlar 18 Yaşından Küçüklerse Bu Kanundaki Esaslara Göre İşlemleri Yürütülecektir.)
  • 28519 Sayılı Kadın Konukevlerinin Açılması Ve İşletilmesi Hakkında Yönetmelik
  • Adli Kolluk Yönetmeliği
  • Kadın Ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması Ve Geliştirilmesi Konulu 2010/10 Sayılı İçişleri Bakanlığı Genelgesi
  • Aile İçi Şiddet, Kadına Yönelik Şiddet Ve Çocuk Suçlarıyla Mücadelede Jandarmanın Görev Yetki Ve Sorumlulukları Yönergesi
  • Çocuk Ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketleriyle Töre Ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler Konulu 2006/17 Sayılı Başbakanlık Genelgesi
  • Töre Ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesine Yönelik Tedbirlerin Koordinasyonu Konulu 2007/6 Sayılı İçişleri Bakanlığı Genelgesi

Kaynakça

Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü, Aile İçi Şiddetle Mücadele El kitabı, 2008.https://www.kucukcekmece.bel.tr/Content/dosya/1949/aileicisiddetlemucadelekitabi-62616-4141879.pdf adresinden erişilmiştir.

KADEM, Sosyal Destekler ve Kamuya Erişim Kitapçığı, 2018.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir